GENÇ MEMUR-SEN

Memur-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen panelde genç nüfusun iş hayatında ve istihdam alanlarında problemleri, çalışma hayatının verimliliğinin artırılmasına ilişkin çözüm önerileri ve istihdamda gençlerin kapasitesinin artırılması konularında çözüm önerileri masaya yatırıldı.

Genç Memur-Sen Başkanı Mesut Emre Balcı bu yıl ikincisi düzenlenen “Genç Emek Paneli”nin önemine dikkat çektiği açılış konuşmasında  “1 Mayıs hepimizin bildiği gibi hak ve emek mücadelesinin bir temsili olarak kutlanıyor. Biz de geçtiğimiz yıl pandemi ortamında 1 Mayıs’la alakalı gençlik olarak nasıl bir çaba ortaya koyalım demiştik ve katılımcısı, konuşmacısı, konusu gençler olan bir panel gerçekleştirdik. Bu seneki panelimizi pandeminin bitmesiyle birlikte yüz yüze gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.

Genç Memur-Sen Dış İlişkiler Koordinatörü Arş. Gör. Muhammet Yasir Okumuş’un moderatörlüğünü yaptığı panelde Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Arş. Gör. Dr. Esat İpek, HAK-İŞ Gençlik Komitesi Başkanı Abdullah Koçoğlu ve Genç Memur-Sen Başkan vekili Fatih Muhammet Çakmak tarafından sunumlarını gerçekleştirildi.

İpek: Yeni bir eğitim modeli oluşturmak gerekiyor

“Yükseköğretimde Genç İstihdamı” başlığı ile sunumunu gerçekleştiren Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Arş. Gör. Dr. Esat İpek kalkınma ile istihdam arasındaki ilişkide en önemli faktörün genç nüfus ve buna bağlı olarak istihdamda gençlerin payı olduğunu vurgulayarak “Hepinizin bildiği gibi pek çok Avrupa ülkesine göre genç nüfus noktasında avantaja sahibiz. Bunu avantajı kullanabilmek için genç nüfusun istihdamda yer almasını sağlamak gerekiyor. Temel göstergelere baktığımızda işsizliğin yaklaşık 10’lar civarında genç işsizliğin ise yüzde 20’ler civarında olduğunu görüyoruz. Kalkınma noktasında temel tetikleyicimiz genç nüfus olacaksa bu oranın yüksek olduğunu ifade etmek gerekiyor” şeklinde konuştu.

İstihdam alanlarında gençlerin yeterince yer alamamasındaki sebeplere değinen İpek, “Sektör temsilcileri kendilerine uygun bir genç profilinin olmadığını, gençler ise kendilerini tatmin edecek bir iş profilinin olmadığını söylüyorlar” diyerek temel görevin Yüksek Öğretim Kurumu’na düştüğünü belirtti.

Sektör ile iş gücü arasında bir uyuşmazlık olduğunu vurgulayan İpek,  “Arz ve talep noktasında bir uyuşmazlık var. Bunun temel sebebine bakıldığında ise son dönemde üniversite müfredatlarının değişmesi gerektiği gündeme geldi. Şunu açıkça söylemek gerekir rijit bir eğitim istemi takip ediyoruz. Girdiğiniz bir fakülteden aldığınız diploma iş gücü piyasasına girmek istediğinizde en büyük engel olabiliyor bazen. Yeni yeni türeyen mesleklerle ilgili o mesleklerin hangi diplomalara ihtiyaç duyduğu ya da sahip olduğunuz diplomanın hangi yetenekleri barındırdığı bilinmediği için işe yerleşseniz bile işverenin talep ettiği bilgi birikimi ortaya koyamadığınız için piyasadan dışlanma söz konusu olabiliyor. Bunun önüne geçmek için yeni bir eğitim modelinin oluşturulması gerekir” diye konuştu.

Koçoğlu: Sendikalaşma oranının artırılması gerekiyor

HAK-İŞ Gençlik Komitesi Başkanı Abdullah Koçoğlu  gerçekleştirdiği “Genç Emek” başlıklı sunumunda genç istihdam politikalarındaki faktörlere değinerek yaptığı konuşmasında “Gen istihdamında giderek daha fazla önemli hale gelen bazı unsurlar var. Bunlardan birincisi hızlı teknolojik değişimin sağlanması… Çok hızlı bir teknolojik elişim içerisindeyiz. Dolayısıyla günümüz çalışma ilişkilerinin değişeceğini, geçmiş yıllarda tecrübe ettiğimiz iş veren çalışan ilişkilerinin değişeceğini öngörüyoruz. Geçirdiğimiz pandemi tecrübesi aslında bunu bize gösterdi” ifadelerini kullandı.

Pandemi döneminde en büyük zararı gençler ve genç çalışanlar olduğunu vurgulayan Koçoğlu, “İstihdamda ilk önce gözden çıkarılanlar gençler oldu. Bu süreçte yaşadığımız pek çok sıkıntı oldu. Esnek çalışma ve uzaktan çalışma modellerinde hak kayıpları olduğunu dile getiren Koçoğlu, Bu tür sorular büyük ölçüde gençlerin karşılaştığı sorunlar genç çalışanların daha fazla verimli olabileceği düşüncesiyle onlara daha fazla iş veriliyor. Tabi burada sendikalı olmak ayrıcalıklı bir durum… Örgütlenmenin olduğu iş yerlerinde bir şekilde müdahil olabiliyoruz. Sendikalaşma oranının daha da artırılması gerekiyor. Gelişmiş ülkelerde sendikalaşma oranları çok fazla. Özel sektörde bu sorunların nasıl çözüldüğünü görebiliyoruz.

Yarı zamanları çalışma, uzaktan çalışma ve esnek çalışma gibi modellerin gençler tarafından arzu edildiğini ifade eden Koçoğlu bunun için gerekli yasal düzenlemelerin ve sosyal sigorta altyapısının yeterli olmadığını belirterek istihdamda yer almak isteyen gençlerin, bu tür modelleri yalnızca istihdama giriş için bir fırsat olarak görmesi gerektiğini söyledi. 

Çakmak: Sendikalar ahi teşkilatlarının güncel yansımalarıdır

Genç Memur-Sen Başkan vekili Fatih Muhammet Çakmak ise “Erdemli Toplum için Hak ve Emek Kavramları” başlıklı sunumunda bu kavramların erdemli bir toplum inşasının en temel kavramları olduğunu belirterek “Emek hak ve erdem; ütopik, kıyıda köşede kalmış temsil noktaları üzerinden sürdürülen kavramlar olarak kalmamalı. Ferdi gayretlerden örgütlü mücadeleye varana kadar geniş kapsamlı bir bilinç düzeyi hayata geçirilmeli. Bu açıdan İslam, kendi sistemi içinde bu ferdi kabiliyetlerin toplum refahı amacına hizmet etmesi için örgütlü mücadeleyi desteklemiştir. Bunu bir hedef olarak ortaya koymuştur. Mekke’de inen ayetlerin tamamı toplumsal düzen ile ilgilidir. Gençler olarak hem bugünün koşullarında bu konunun neresinde yer alabiliriz diye düşünmemiz gerekiyor” diye konuştu.  

Konuşmasında İslam düşünürlerinin toplum hayatına ilişkin fikirlerine değinen Çakmak, “Meslek örgütlerinin aslında fütüvvet ve ahi teşkilatlarının güncel yansımaları olarak değerlendirebiliriz. Biz şekil olarak geriye dönemeyebiliriz ama sendikalar emek ve hakkın korunması noktasında ortaya konulacak tecrübeler erdem dediğimiz o yaşantıyı yeniden filizlendirebilir” ifadelerini kullandı.

Erdemli toplumun hak ve emeğin korunmasıyla olgunlaşacağının altını çizen Çakmak, “Sermayeyi değil kamu görevlileri ve işçilerin refahını esas alan, sömürüye karşı çalışanların haklarını koruyan büyüme ve refahı çalışanları ile paylaşan, onların yararını önemseyen toplumsal düzenin öncelenmesi  aynı zamanda erdemli bir toplumun yapı taşıdır” diyerek sözlerini noktaladı.

Panelistlerin konuşmalarının ardından soru cevap bölümüyle program sona erdi.